26 Ocak 2011 Çarşamba

Livaneli ile açılan bir sabah

Bu sabaha doğru aklımdan geçen dizeler beni alıp götürüyor denizlere ... Üzerine yazılacak çok şey var bugünlerin. Mutluluğumun, telaşımın, paniğimin, sersemliğimin üzerine yüzlerce kelime dökebilirim . Nedenini tek kelime ile açıklayabilecekken üstelik ... Nedeni "sen." Açık seçik, bir denizde kaybolmak istemem... O denizde çırpınan bir beyaz yelken olmak istemem ..."Bir martı gibi telaşlı ve ürkek ellerini tutmak istemem..." Tek kelime demiştim ancak cümleler pekiştiriyor duygularımı. Yine de mutluluğumun özü tek kelimeyle "sen."

Livaneli'nin sözleriyle kapatmalı sanki ; bir ihtiyaçcasına , bir mutluluk tanımı adına ...

"Düşlerin parlayıp söndüğü yerde 
Buluşmak seninle bir akşam üstü 
Umarsız şarkılar,dudağımda bir yarım ezgi 
Sığınmak gözlerine,sığınmak bir akşamüstü 
Gözlerin bir çığlık,bir yaralı haykırış 
Gözlerin bu gece çok uzaktan geçen bir gemi 

Bir orman bir gece kar altındayken 
Çocuksu,uçarı koşmak seninle 
Elini avcumda bulup yitirmek 
Sığınmak ellerine bir gece vakti 
Ellerin bir martı,telaşlı ve ürkek 
Ellerin fırtınada çırpınan bir beyaz yelken 

Bir kenti böylece bırakıp gitmek 
İçinde bin kaygı,binbir soruyla 
Bitmeyen bir şarkı,dudağında bir yarım ezgi 
Sığınmak şarkılara sığınmak bir ömür boyu 

Gözlerin bir çığlık,bir yaralı haykırış 
Gözlerin bu gece çok uzaktan geçen bir gemi 
Ellerin bir martı,telaşlı ve ürkek 
Ellerin fırtınada çırpınan bir beyaz yelken"

Bugünlerin özeti gibi sanki , hissettiklerimin özeti gibi ... Bir büyük telaşı açıklayabilen bu şarkı ile ; içemediğim tüm içkilerin kadehlerini havaya kaldırırcasına ,"şerefine..."

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder